Özel Röportaj: Joffrey Lauvergne
Son dört sezonu NBA'de geçiren Fransız yıldız Joffrey Lauvergne, bu sezon Fenerbahçe formasıyla Avrupa basketboluna geri dönüyor.
Fenerbahçe'nin EuroLeague ve Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi için yaptığı medya günü geride kaldı. Medya gününde takımın yeni yıldızlarından Joffrey Lauvergne ile röportaj yapma fırsatı yakaladık.
Fenerbahçe ve Zeljko Obradovic hakkındaki ilk izlenimlerin nasıl? Zeljko Obradovic ile çalışmak için çok heyecanlı olduğun biliniyordu...
Aslında koçtan duyduklarım şaşırtıcı değildi. Kendimi geliştirmek ve birçok şampiyonluk kazanmak için önemli bir fırsatım var. Fenerbahçe’ye bunun için geldim zaten. Şu ana kadar Fenerbahçe organizasyonu harika gözüküyor. İstanbul’da yaşamak harika, bundan gerçekten keyif alıyorum. Sezon içinde neler olacağını göreceğiz.
Partizan’da Dusko Vujosevic, San Antonio Spurs’te Gregg Popovich ile birlikte çalıştın. Fenerbahçe’de Zeljko Obradovic ile hazırlık kampı geçirdin. Üç koçun da basketbol camiasında çok önemli yeri var. Bu üç koç hakkında neler söylemek istersin?
Vujosevic, benim için harikaydı. Vujosevic, bilinmeyen bir oyuncudan Fransa Milli Takımı oyuncusuna dönüşmemi ve NBA’de draft edilmemi sağladı. Onunla geçirdiğim iki yıl için sıfırdan başlayarak NBA oyuncusuna dönüştüğümü söyleyebilirim. Gençken, Vujosevic ile birlikte onun sistemine uygun biçimde çalışmak harikaydı.
Popovich ile Spurs oyuncuları arasındaki bağlantıyı ve oradaki gibi bir organizasyonu daha önce görmemiştim. Orada aynı oyuncular yıllarca forma giyebiliyor. Özellikle Ginobili ve Parker, yıllar boyunca Spurs’te oynadıkları için onların koç ile olan harika ilişkilerini görmek güzeldi.
Obradovic ile bir aydır birlikte çalışıyorum. Bundan çok keyif aldım. Şu anda kendimi rahat hissediyorum. Koçun, bizlerden neler istediğini biliyorum. Obradovic ile birlikte oyunumu geliştirmek için sabırsızlanıyorum.
Birçok kişiye göre Avrupa’nın en iyi uzun rotasyonuna sahip olan takımı Fenerbahçe. Sen, Melli, Vesely, Ahmet Düverioğlu ve 4 numarada görev alabilen Kalinic/Datome ikilisi. Bu rotasyon hakkında neler düşünüyorsun? İdmanların sertlik seviyesi çok yüksek olmalı…
Harika oyunculara sahibiz. Bundan çok keyif alıyorum. Basketbol gelişiyor, birçok takım uzunların yerine şutu olan kısa oyuncuları kullanıyor artık. Uzunlarından büyük beklentileri olan bir takımda yer aldığım için mutluyum.
Daha önce Fenerbahçe taraftarının önünde maça çıkmıştın. Fenerbahçe taraftarları hakkında neler hissediyorsun?
Onların harika olduklarını biliyorum. Fenerbahçe’ye imza atmamdaki en önemli etkenlerden biri taraftarlardı, bu tarz bir atmosferi yeniden yaşamak istedim. Onların önünde maça çıkmak için sabırsızlanıyorum.
Bu sezon İstanbul’da üç tane Fransız oyuncu forma giyecek. Aslında alışık olmadığımız bir durum bu. Şu ana kadar İstanbul’da fazla zaman geçirme imkanın olmadığını biliyorum ancak Anadolu Efes’in Fransız oyuncuları Rodrigue Beaubois ve Adrien Moerman ile iletişime geçtiniz mi ya da sezon içinde geçmeyi düşünüyor musunuz?
Şu ana kadar iletişime geçemedik çünkü fazla zamanımız yoktu açıkçası. Zamanımızın büyük bir bölümünde idman yapıp, seyahat ettik. Sezon içinde belki iletişime geçebiliriz. Adrien Moerman’ı tanıyorum ancak Beaubois’yı kişisel olarak tanımıyorum çünkü Fransa Milli Takımı’nda hiç beraber oynamadık. Şimdilik bu konuda söyleyebileceklerim bu kadar.
Senin kalbinde Partizan’ın ayrı bir yeri olduğu biliniyor. Hatta 2-3 ay evvel Belgrad’ı ziyarete gitmiştin. Partizan ve Belgrad ile gönül bağın var. Aslında aynı konu diğer Sırp kulüpleri, Yunan kulüpleri ve Türk kulüpleri için de geçerli. Yabancı oyuncular, bu tarz kulüpleri her zaman kalbinde tutuyor. Bu durumu nasıl açıklarsın?
Bu tarz kulüplerde tutkuyu hissedebiliyorsunuz. Kendinizi verdiğinizde, yürekten mücadele ettiğinizde taraftarlardan inanılmaz bir geri dönüş alıyorsunuz. Bu tarz durumlarda nasıl hissettiğinizi açıklamak gerçekten zor. Bu tarz kulüpler, özel felsefelere sahipler. Bu, benim için normal bir durum. Her zaman bu tarz tutkulu kulüpleri sevdim ve sevmeye devam ediyorum. Ancak Partizan’ın yeri bende ayrı. Partizan sayesinde sıfırdan Fransa Milli Takımı’na seçildim ve NBA oyuncusu oldum.
Fenerbahçe ve Zeljko Obradovic hakkındaki ilk izlenimlerin nasıl? Zeljko Obradovic ile çalışmak için çok heyecanlı olduğun biliniyordu...
Aslında koçtan duyduklarım şaşırtıcı değildi. Kendimi geliştirmek ve birçok şampiyonluk kazanmak için önemli bir fırsatım var. Fenerbahçe’ye bunun için geldim zaten. Şu ana kadar Fenerbahçe organizasyonu harika gözüküyor. İstanbul’da yaşamak harika, bundan gerçekten keyif alıyorum. Sezon içinde neler olacağını göreceğiz.
Partizan’da Dusko Vujosevic, San Antonio Spurs’te Gregg Popovich ile birlikte çalıştın. Fenerbahçe’de Zeljko Obradovic ile hazırlık kampı geçirdin. Üç koçun da basketbol camiasında çok önemli yeri var. Bu üç koç hakkında neler söylemek istersin?
Vujosevic, benim için harikaydı. Vujosevic, bilinmeyen bir oyuncudan Fransa Milli Takımı oyuncusuna dönüşmemi ve NBA’de draft edilmemi sağladı. Onunla geçirdiğim iki yıl için sıfırdan başlayarak NBA oyuncusuna dönüştüğümü söyleyebilirim. Gençken, Vujosevic ile birlikte onun sistemine uygun biçimde çalışmak harikaydı.
Popovich ile Spurs oyuncuları arasındaki bağlantıyı ve oradaki gibi bir organizasyonu daha önce görmemiştim. Orada aynı oyuncular yıllarca forma giyebiliyor. Özellikle Ginobili ve Parker, yıllar boyunca Spurs’te oynadıkları için onların koç ile olan harika ilişkilerini görmek güzeldi.
Obradovic ile bir aydır birlikte çalışıyorum. Bundan çok keyif aldım. Şu anda kendimi rahat hissediyorum. Koçun, bizlerden neler istediğini biliyorum. Obradovic ile birlikte oyunumu geliştirmek için sabırsızlanıyorum.
Birçok kişiye göre Avrupa’nın en iyi uzun rotasyonuna sahip olan takımı Fenerbahçe. Sen, Melli, Vesely, Ahmet Düverioğlu ve 4 numarada görev alabilen Kalinic/Datome ikilisi. Bu rotasyon hakkında neler düşünüyorsun? İdmanların sertlik seviyesi çok yüksek olmalı…
Harika oyunculara sahibiz. Bundan çok keyif alıyorum. Basketbol gelişiyor, birçok takım uzunların yerine şutu olan kısa oyuncuları kullanıyor artık. Uzunlarından büyük beklentileri olan bir takımda yer aldığım için mutluyum.
Daha önce Fenerbahçe taraftarının önünde maça çıkmıştın. Fenerbahçe taraftarları hakkında neler hissediyorsun?
Onların harika olduklarını biliyorum. Fenerbahçe’ye imza atmamdaki en önemli etkenlerden biri taraftarlardı, bu tarz bir atmosferi yeniden yaşamak istedim. Onların önünde maça çıkmak için sabırsızlanıyorum.
Bu sezon İstanbul’da üç tane Fransız oyuncu forma giyecek. Aslında alışık olmadığımız bir durum bu. Şu ana kadar İstanbul’da fazla zaman geçirme imkanın olmadığını biliyorum ancak Anadolu Efes’in Fransız oyuncuları Rodrigue Beaubois ve Adrien Moerman ile iletişime geçtiniz mi ya da sezon içinde geçmeyi düşünüyor musunuz?
Şu ana kadar iletişime geçemedik çünkü fazla zamanımız yoktu açıkçası. Zamanımızın büyük bir bölümünde idman yapıp, seyahat ettik. Sezon içinde belki iletişime geçebiliriz. Adrien Moerman’ı tanıyorum ancak Beaubois’yı kişisel olarak tanımıyorum çünkü Fransa Milli Takımı’nda hiç beraber oynamadık. Şimdilik bu konuda söyleyebileceklerim bu kadar.
Senin kalbinde Partizan’ın ayrı bir yeri olduğu biliniyor. Hatta 2-3 ay evvel Belgrad’ı ziyarete gitmiştin. Partizan ve Belgrad ile gönül bağın var. Aslında aynı konu diğer Sırp kulüpleri, Yunan kulüpleri ve Türk kulüpleri için de geçerli. Yabancı oyuncular, bu tarz kulüpleri her zaman kalbinde tutuyor. Bu durumu nasıl açıklarsın?
Bu tarz kulüplerde tutkuyu hissedebiliyorsunuz. Kendinizi verdiğinizde, yürekten mücadele ettiğinizde taraftarlardan inanılmaz bir geri dönüş alıyorsunuz. Bu tarz durumlarda nasıl hissettiğinizi açıklamak gerçekten zor. Bu tarz kulüpler, özel felsefelere sahipler. Bu, benim için normal bir durum. Her zaman bu tarz tutkulu kulüpleri sevdim ve sevmeye devam ediyorum. Ancak Partizan’ın yeri bende ayrı. Partizan sayesinde sıfırdan Fransa Milli Takımı’na seçildim ve NBA oyuncusu oldum.