Nano Press
Facebook Twitter Instagram Google+ YouTube RSS Feed Italiano English Türkiye
NBA 18/01/2018, 20.26

Cedi Osman'ın Makedonya Günleri, Abisi ile Olan İlişkisi, İlk Smacı...

Cedi Osman, Cavs.com ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdi.

NBA
Henüz 22 yaşındaki Cedi Osman – kampüsteki ilk gününde gençlik dolu, meraklı bakışları ile– ligin en yaşlı kadrosuna ciddi bir enerji getirdi.
Osman 2015 NBA Draft’inde 31. Sıradan Minnesota tarafından draft edildi ve hakları Cavaliers’a verildi. Türkiye Basketbol Süper Ligi ve EuroLeague’de geçirdiği 2 sezonun ardından geçtiğimiz yaz Cavaliers ile sözleşme imzaladı.

Ohrid, Makedonya doğumlu Osman, Avrupa’daki son sezonunda 13.2 sayı, 3.7 ribaund ortalamaları ile mücadele etti ve Türk Milli Takımı forması ile EuroBasket 2017’de boy gösterdi. Kristaps Porzingis’in formasını giydiği Letonya karşılaşmasında 24 sayı, 6 ribaund ve 5 asist ile mücadele ederek yıldızlaşmıştı.

Osman, Cavaliers’ın ilk 15 karşılaşmasının 7’sinde çok az süre bulabildi fakat ardından takımın 2. Beşinin vazgeçilmez bir parçası oldu. Aralık ayında Utah Jazz karşısında 22 dakika süre aldı ve Jazz potasına 4/6 ile 10 sayı bıraktı. 

Atletik çaylak oyuncu ile Makedonya günlerinden, abisi ile olan mücadelesinden ve tabii ki ilk smacından konuşma fırsatı bulduk.

Ailem ile… genelde basketbol oynuyorduk. Kardeşim de annem de babam da basketbol oynamışlar.

Basketbol oynamaya nasıl başladım...eve geldiğimde ödevlerimi bitiriyordum ve sonra bütün gün hiçbir şey yapmadan duruyordum.

Bu yüzden… büyük bir kutu alıp çorapları top yapıp içine atmaya başladım. Çocukken en sevdiğim spordu.

Çok fazla enerjim vardı … abim (4 yaş büyük) o zaman çoktan basketbol oynamaya başlamıştı.

Ailem… basketbol oynamama karar verdiler – sadece eğlenmem, koşmam ve enerjimi atmam için.. Bu şekilde basketbola başladım.

Ailem Türkiye’ye taşındığında… takım abimi de beni de beğendi.

Ben 18 yaşından küçüktüm fakat abim…lisans alarak oynamakta zorluk yaşadı. 2 yıl oynayamadı ve onun için zor zamanlardı.

Benim için de…zor zamanlardı çünkü ben oynuyordum ve o oynayamıyordu. Morali bozuluyordu.

Kolay değildi…fakat 2 yıl sonra lisans almayı başardı. Oynamaya başladı fakat bu sefer koçlar onu oynatmıyorlardı ve basketbolu bırakmaya, koç olmaya karar verdi.

Abim ve ben… hiç organize maçlarda karşılıklı oynamadık. Fakat bazen birebir oynuyorduk ve ikimiz de kaybetmekten nefret ettiğimiz için büyük bir mücadele oluyordu.

Ne zaman oynasak… hep kavga ederdik – özellikle de eğer yenildiysek! Topu alırdım ve ona atardım çünkü maçlardan sonra her zaman ‘’Hey adamım, senden daha iyiyim!’’ derdi.

Basketbolu her zaman ana spor olarak oynadım, fakat… voleybol ve futbol da oynadım.

Futbolda… o kadar iyi değildim. Fakat voleybolda daha iyi sayılırdım. Özellikle kumsalda oynamayı hep çok sevdim. Çok eğlenceliydi!

Küçükken… uzun bir çocuk değildim. Birkaç ayda yaklaşık 8 cm kadar uzadım. Çok ilginçti.

Her zaman… 6.9 boyunda bir forvet olmak istedim fakat 6.8’de kaldım. Sanırım bu şekilde de iyi.

Avrupa’da… antrenmanlar buradaki gibi değil.

Cleveland’da, örneğin… antrenmanımız 11’de ben saat 9’da geliyorum çünkü koçlar bana mesaj atarak: ‘’Cedi, 9.15’te ağırlık çalışacaksın ardından sahada, ardından antrenman ardından bir antrenman daha, şut antrenmanı.. gibi.

Avrupa’da… aynı salonda daha küçük oyuncular da çalışıyor, 18 yaş altı, 16 yaş altı gibi ve buradaki gibi bireysel çalışma olanağımız çok olmuyor.

Fakat ben her zaman… çalışkan bir oyuncuydum ve koçlar tabii ki her zaman benim gelişimim için oradaydılar.

Elbette… ilk smacımı hatırlıyorum. Antrenman salonundaydım.

Sanırım 14 ya da 15 yaşındaydım… ve hatırlıyorum ilk smacımdan sonra her saniye smaç basıyordum. Her saniye!

Lay up değil, şut değil… sadece smaç basıyordum.

Koçlar şu şekildeydi… ‘’Maçta da birçok kez smaç basma olanağın olacak. Biraz daha sakin.’’

Ve ben… ‘’Hayır, sakin olamam!’’ diyordum.

H. Coşkun

H. Coşkun

Read also
Comments You must be registered to post a comment 0 Comments